Türkiye Büyük Millet Meclisi İstiklal Savaşından sonra 97 yıllık tarihinin en önemli günlerini yaşıyor. Anayasa değişiklik teklifinin 2.tur oylamalarının ilk gününde Meclis’te birkaç saat mesai yaptım. AK Partili Bakan ve Millet Vekilleri, CHP Grup Başkan Vekili ve Millet Vekilleri ve kısa bir sürede olsa MHP lideri Dr. Devlet Bahçeli ile görüşme imkanı buldum. Ak Partililer tam bir dayanışma içinde oylamada blok halinde hareket ederek lokomotif görevini üstleniyorlar. Bir kısım medyada eleştirilerin hedefinde olsa da ismi gibi gerçekten “devlet adamı”  kişiliğine sahip olan Dr. Devlet Bahçeli ile oylama öncesi arkadaşları ile birlikte genel kurula girmeden önce kuliste karşılaştık. Kendimi tanıttıktan sonra 38 yıllık gazeteci olduğumu, 35 yıldır Meclis’e gidip geldiğimi ifade ederek “Beyefendi bazı kesimler sizi acımasızca eleştiriyor fakat şunu belirtmek isterim ki kararlı duruşunuzla ve devlet adamı kimliğiniz ile Anayasa oylamalarında Türkiye’nin geleceğini kurtarıyorsunuz” deyiverdim. Bu sözlerimi duyunca başta Dr. Devlet Bahçeli’nin yorgun yüzünde bir ferahlama belirdi. Kendisi düşüncelerimden dolayı teşekkürlerini nazikçe ifade etti. Başta Celal Adan olmak üzere Dr. Devlet Bahçeli’nin yakın çevresi sözlerimi büyük bir memnuniyetle tastik ettiler. Sonra Devlet bey ile ilk defa yan yana fotoğraf çektirdik. İznini isteyip yanından ayrıldım. Kuliste dolaşırken MHP’nin eski Grup Başkan Vekili Oktay Vural ile karşılaştık. Kendisine MHP’lilerin tarihi bir görevi yerine getirdiklerini söylediğimde nedense bu sözlerimden pek memnun kalmadığını farkettim. Böylece Vural’ın sayıları azda olsa MHP’ deki muhalif kanat arasında yer aldığını görmüş oldum. 
Muhalefet kulisinde 30 yıl öncesinden İstanbul Defterdar Yardımcısı iken tanıdığım CHP Grup Başkan Vekili Akif Hamza Çebi ve CHP Millet Vekili iş adamı Şerafettin Turpçu ile karşılaştık. Hal hatır faslından sonra söze hemen ben girdim. Neden her şeye hayır diyorsunuz? Daha demokratik bir Anayasa için birkaç maddede olsun katkıda bulunamaz mıydınız?  Muhalefet demek her şeye hayır demek midir? diyerek sitemkar bir ifade ile konuştum. Akif Çebi doğrusunu isterseniz tatmin edici bir cevap veremedi. Cumhurbaşkanı bizim katkımızı istemiyor ki. gibisinden anlamsız bir cevap verdi. 
İktidar kulisinde eski ve yeni Bakanlar ve Milletvekilleri arasında nabız yokladım. Taner Yıldız, Mehmet Ali Şahin, Cemil Çiçek, Cemal Öztürk, Beşir Atalay, Berat Albayrak ve birçok Milletvekili ile hasbıhal ettim.  AK Parti Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş ile uzun uzun konuştuk. Kendisine Başkan ile birlikte ABD’de olduğu gibi Başkan Yardımcısının da Halk tarafından seçilmesi değişikliğe konulamaz mıydı? diye sordum. Olsa iyi olurdu ama bu sefer mümkün olmadı. Önümüzdeki iki yıl içinde buna benzer bazı değişiklikleri yapmak için zaman var diye cevap verdi. Cuma’yı Cumartesi’ye bağlayan gece veya en geç Cumartesi günü Türkiye’nin geleceğini belirleyecek tarihi Anayasa değişikliği Meclis’ten geçmiş olacak. Nisan ayının 2’si veya 9’unda Türkiye Referanduma gidecek. Nisan ayından sonra Ülkemizi güzel günler bekliyor.