“Dijital Sansür” İddiaları Meclis Gündeminde
DEM Partili Çelenk, konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşıyarak Google’ın bağımsız medya kuruluşlarına yönelik uyguladığı politikaların incelenmesi gerektiğini belirtti. Çelenk, bu uygulamaların medyanın çeşitliliğini tehdit ettiğini ve halkın tarafsız habere erişimini zorlaştırdığını vurguladı.
“Google gibi küresel bir şirketin, algoritmalarındaki değişikliklerle bağımsız medya organlarının görünürlüğünü düşürmesi dijital bir sansürdür. Bu durum, ifade özgürlüğü ve haber alma hakkına darbe vuruyor. Meclis olarak bu sorunu ele almak ve çözüm bulmak zorundayız,” ifadelerini kullanan Çelenk, konuyla ilgili geniş kapsamlı bir soru önergesi hazırladığını açıkladı.
Bağımsız Medya Kuruluşları Zor Durumda
Son aylarda birçok bağımsız medya kuruluşu, Google arama sonuçlarındaki sıralamalarının düştüğünü ve bu durumun reklam gelirlerini olumsuz etkilediğini dile getirdi. Aynı zamanda, Google Keşfet’te bu sitelerin içeriklerine daha az yer verilmesi, kullanıcı erişimini ciddi şekilde sınırladı. Bu durum, Türkiye’de medya sektöründe faaliyet gösteren pek çok bağımsız organ için büyük bir ekonomik zorluk anlamına geliyor.
Uzmanlar Ne Diyor?
Dijital medya uzmanları, Google’ın algoritmalarındaki değişikliklerin şeffaf olmamasına dikkat çekiyor. Algoritmaların, hangi içeriklerin öne çıkacağına karar verirken hangi kriterleri göz önünde bulundurduğu konusunda yeterli bilgi paylaşılmadığını savunuyorlar. Uzmanlar, bağımsız medyanın bu değişikliklerden orantısız bir şekilde etkilenmesinin tesadüf olmadığını iddia ediyor.
Hukuki ve Siyasi Adımlar Gündemde
DEM Partili Çelenk’in girişimi, konunun sadece teknik değil, aynı zamanda hukuki ve siyasi boyutlarının da tartışılmasına yol açtı. Türkiye’deki medya özgürlüğü sorunları ve uluslararası teknoloji devlerinin bu alandaki etkisi, önümüzdeki günlerde daha geniş bir çerçevede değerlendirilecek gibi görünüyor.
Google’dan henüz konuyla ilgili bir açıklama yapılmazken, bağımsız medya kuruluşları ve sivil toplum örgütleri, dijital sansüre karşı daha güçlü bir kamuoyu oluşturmayı hedefliyor.
Bu gelişmeler, hem Türkiye’de hem de uluslararası alanda dijital medyanın geleceği konusunda önemli bir dönemeç olabilir.