"Adil Olmayan Bir Komisyona Dahil Olmayacağız"
Atalay, asgari ücret görüşmeleri sürecinde komisyon üyelerinin hiçbir toplantıda rakam önermediğini belirterek, "Bu komisyon adil değil ve artık TÜRK-İŞ olarak bu toplantılara katılmayacağız. İşveren ve hükümet bir araya gelip istediği kararı çıkarıyor. Bizi de bir daha çağırmasınlar" ifadelerini kullandı.
"Masaya Rakam Gelmedi"
Görüşmelerin şeffaf ve adil bir şekilde yürütülmediğini vurgulayan Atalay, şu eleştirilerde bulundu:
- "Üç toplantıda da taraflar bizim önümüze rakam getirmedi. Taleplerimizi açıkça kamuoyuna duyurduk. Arkadaşlarımız 29 bin 583 TL talep etti, ancak bu hiçbir şekilde dikkate alınmadı."
- "Masada hükümetin ve işverenin gücü belirleyici oldu. İşçinin, sendikanın talebi görmezden gelindi."
"Asgari Ücret, Geçim Ücreti Oldu"
Atalay, Türkiye'de asgari ücretle çalışan sayısının 8 milyona ulaştığını ve bu durumun asgari ücreti bir "geçim ücreti" haline getirdiğini belirtti. Geçmişte çalışanların yalnızca yüzde 20'sinin asgari ücretli olduğunu hatırlatan Atalay, "Bugün ülkenin yarısı asgari ücretle çalışıyor" dedi.
"Komisyon Anti-Demokratik"
Komisyonun yapısını eleştiren TÜRK-İŞ Başkanı, şu ifadelere yer verdi:
- "Bu komisyon adil değil, anti-demokratiktir. 10 kişi bir araya geliyor, istedikleri kararı çıkarıyorlar. İşçi temsilcilerinin söz hakkı yok denecek kadar az."
- "Son 30 yılda 22 kez şerh koyduk. Dün de komisyonun adil olmadığını gördüğümüz için toplantıya katılmadık."
"Bu Zammı Kabul Etmek Mümkün Değil"
TÜRK-İŞ, belirlenen asgari ücret rakamını eleştirerek, bunun enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında işçiyi koruyamayacağını savundu. Atalay, "İşçinin, sendikanın ve fakir fukaranın talebine makul bir cevap verilmesi gerekiyor" dedi.
"Asgari Ücret Yılda İki Kez Belirlenmeli"
Atalay, özellikle yüksek enflasyon dönemlerinde asgari ücretin yılda iki kez belirlenmesi gerektiğini savunarak, bunun geçim şartlarına uygun bir düzenleme yapılmasını sağlayacağını ifade etti.
"Son Sözümüz: Adil Düzenleme Olmazsa Yokuz"
TÜRK-İŞ Başkanı, hükümet ve işverenin bir araya gelip istedikleri kararı almasına tepki göstererek, "TÜRK-İŞ'in taleplerine kulak verilmediği müddetçe bu süreçte olmayacağız" diyerek kararlılık mesajı verdi.
TÜRK-İŞ’in bu kararı, işçi sendikalarının süreçteki etkisini ve hükümetin politikalarını yeniden tartışmaya açarken, 2025 yılı asgari ücret tartışmalarını daha da alevlendirdi.