Özellikle 2021 yılının ikinci yarısından itibaren sıkça duyulan ‘kripto sanat’ ya da ‘NFT’ kavramı, ünlü isimlerin de bazı eserlerini NFT formatına çevirmesiyle daha da bilinir hale geldi. Günden güne daha da popüler olan kavramı değerlendiren İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dijital Oyun Tasarımı Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Dudu Banu Çakar, kripto sanat kavramının bu kadar popüler olmasının en önemli sebebi olarak Bitcoin’deki durdurulamaz genel yükselişi ve COVID-19 pandemisiyle birlikte insanların teknolojiyle olan ilişkilerinin gelişmesini gösterdi.

KRİPTO SANAT NEDİR?

Kripto sanat kavramını çok öz olarak ‘bir dijital sanat formu’ olarak tanımlayan Çakar, “Kripto sanat, somut sanat koleksiyonları gibi görülür. NFT yani Non-fungible token, sanat, müzik, oyun içi ögeler ve videoları gibi gerçek dünya nesnelerini temsil eden dijital bir varlık. Çoğunlukla kripto para birimiyle, çevrimiçi alınıp satılırlar ve genellikle birçok kriptoyla aynı temel yazılımla kodlanır. NFT’ler dijital olan herhangi bir şey olabilir, ancak asıl heyecanı dijital sanatı satmak için teknolojiyi satmakla ilgili” dedi. NFT’lerin aslında sosyal sorumluluk projelerini desteklemek için ortaya çıktığını ifade eden Çakar, “İlk NFT projesi 2015 yılında Ethereum Blockchain’de başlatıldı, daha sonra kripto para birimlerine olan ilgi ile beraber yükselişe geçti. 2017’nin sonlarına doğru CryptoPunks ve CyrptoKitties NFT’lerine duyulan merakla daha da güçlendi” diye konuştu.

NASIL POPÜLER OLDU?

Çakar, “Ancak şu anda birçok ünlünün de tanıtımını yaptığı, gündelik diyaloglarında sıkça konusunu açtığı bir sanat yatırımına döndü. Buna sebep olarak Bitcoin’in 2017’deki fiyatına kıyasla 3 kat artış göstermesi ve CryptoKitties’i üretenlerin NBA Top Shot isminde, NBA’deki en unutulmaz anların NFT halinde bir koleksiyon parçası olarak satışının sağlamasını gösterebiliriz. Çünkü tüm bunlar NFT’nin daha fazla kişi tarafından duyulmasını sağladı. Bunların yanında müzik, video gibi dijital içeriklerinin artık dolaylı yoldan kazanç sağlayabilme yapıları (örneğin oyun sektörü, dijital ofisler vb.) sanatçıların herhangi bir aracı olmadan hayranlarıyla direkt olarak iletişim kurabilme ve dolayısıyla kazançlarını da paylaşmak zorunda kalmamaları NFT’lerin popülerliğini artırdı. Dijital sanat koleksiyonlarındaki artış, özellikle COVID-19 pandemisi döneminde insanların teknolojiyle olan ilişkilerinin gelişmesiyle değer kazandırdı” ifadelerini kullandı.

“NFT İÇİN PROGRAMLAMA DİLİ BİLMEYE GEREK YOK”

Klasik anlamda bir sanat eserinin NFT’ye dönüştürülmesi sürecini “Bu işlem için birçok platform bulunmakta. Bir NFT oluşturmak için blockchain ya da programlama dillerine bilmeye gerek yok. Zaten popüler olmasının bir sebebi de bu. Bir dijital cüzdanla, herhangi bir NFT platformu üzerinden kısa sürede NFT oluşturmak mümkün” şeklinde açıklayan Çakar, kripto sanatın geleceğiyle ilgili olarak, “İnsanların çoğunluğunda NFT’nin ne olduğuna dair, bu gerçek ya da soyut ögelere sahip olmanın ne demek olduğuyla ilgili hala kafa karışıklıkları var. NFT’ler ileride blockchain ekonomisine gerçek değeri getirecek. Ortalama bir insanın bir grafiğe ya da bir tweete harcayacağı binlerce doları yok, dolayısıyla şu an bu piyasa genellikle koleksiyonerlerin daha yoğun ilgisini görse de bu dönem bittiğinde; NFT’ler daha ucuz ve satın alınabilir hale geldiğinde diğer insanlar da bu harekete katılmak isteyecekler. Kripto’nun merkezi bir otoritesi yok, bu NFT’lerin de arkasındaki fikir. Fikir ise dünyanın en değerli öğesi haline geldi” açıklamasını yaptı.