Türkiye 2011 yılında kamu maliyesi açısından Avrupa'yı kıskandıracak bir performans sergiledi. Yunanistan başta olmak üzere Avrupa'da birçok ekonomi ve hatta ABD, kamu maliyesindeki bütçe açığı ve kamu borcu nedeniyle büyük sorunlar yaşıyor. Türkiye'de ise 2010 yılında yüzde 3.5 civarında olan Merkezi Yönetim'in toplam bütçe açığı 2011'in sonunda neredeyse GSYH'nın yüzde 1'ine kadar geriledi. Kamu borcu da yüzde 40 oranının altında ama henüz açıklanmadı. 

Bu hafta 2012'nin ilk ayına ilişkin bütçe verileri de yayınlandı. Henüz bir aylık veriler üzerinden yıl geneli için değerlendirme yapmak çok doğru bir yaklaşım değil. Ancak geçen yılın ocak ayı ile karşılaştırma yapılabilir.  Önce gelirler tarafında geçen yılın ocak ayına göre özet bir karşılaştırma yapalım. Geçen yıl 19.8 milyar TL olan ocak ayı vergi gelirleri bu yıl yüzde 19'luk bir artışla 23.5 milyar TL'ye ulaşmış. Vergi dışı gelirlerde de 3.7 milyardan 4.6 milyara bir artış var. Gelirler toplamında da yüzde 20'lik nominal bir artış söz konusu. Enflasyon faktörünü ayıkladığımızda gelirlerde yüzde 8'lik reel bir artış hesaplıyoruz. Bu reel artışın yüksek bir oran olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Ancak tekrar hatırlatalım, henüz bir aylık veriler olduğundan bu rakamlar yanıltıcı olabilir!

yazının devamı için tıklayınız...