Bugün 24 Nisan. Ermeniler bu günü "Soykırımı Anma Günü" olarak tüm dünyaya "Türklerin Ermenilere soykırım uyguladığı, 1 milyon Ermeninin öldürüldüğü olayların başlangıcı" olarak tanıtıyor. Ermeni lobisi tüm dünya ülkelerine "Ermeni Soykırımı"nı tanımaları için baskı uyguluyor. Enver Paşa tarafından 1915 yılında Ermenilere uygulanan zorunlu göç politikasını "soykırım" olarak nitelendirmeye ikna edilen son ülke Portekiz.
Ankara’nın 1915 Olayları diye tanımladığı soykırım olarak resmen kabul eden ülke sayısı 31.

Ermeni Soykırımı'nı Anma Günü'nde her yıl 24 Nisan tarihinde başta Ermenistan olmak üzere Kanada, Fransa ve Ermeni diasporası'nın yoğun olarak yaşadığı bölgelerde 1915 olaylarında hayatını kaybeden insanları anmak için ulusal törenler düzenleniyor. Ermenistan'ın başkenti Erivan'da yüz binlerce insan Tsitsernakabert Soykırım Anıtı'na yürüyerek anıtı ziyaret ediyor ve "ebedî aleve" çiçekler koyuyor.

2015 yılında, 1915 olaylarının 100. yılı sebeyile tanıtılan "Ermeni Soykırımı" logosu. Ermenistan tarafından seçilen "Unutma Beni Çiçeği" renkleriyle geçmiş, günümüz, ve gelecekte ulaşılmak istenen durumu simgeliyor.
24 Nisan 1915'te İstanbul'daki Ermeni toplumundan 2234 kişinin tutuklanarak tehcir edilmesi nedeniyle bu gün Ermeni tehcirinin başlangıç günü olarak kabul ediliyor.

2017 yılında resmi ziyeret için Ermenistanʹda bulunan Hollanda Senato Başkanı Ankie Broekers-Knol, anıta çiçek bırakıyor.

"Ermeni soykırımı" iddialarını resmen tanıyan ülkeler; Almanya, Arjantin, Avusturya, Belçika, Bolivya, Brezilya, Bulgaristan, Kanada, Şili, Kıbrıs Rum Yönetimi, Çekya, Ermenistan, Fransa, Yunanistan, İtalya, Libya, Litvanya, Lübnan, Lüksemburg, Hollanda, Paraguay, Polonya, Portekiz, Rusya, Slovakya, İsveç, İsviçre, Suriye, Vatikan, Venezuela, Uruguay.
Bu ülkeler dışında ABD'nin Mississippi eyaleti hariç tüm eyaletleri, İngiltere'nin (Birleşik Krallık) parçaları olan Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda, İspanya'nın Bask Bölgesi ve Avustralya'nın Yeni Güney Galler eyaleti 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlıyor.

15 Ocak 2014'te Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, büyükelçilere hitap ettiği bir konuşmasında "Önümüzdeki yıl da 1915'in yüzüncü yılına ulaşacağız. 1915 olayları olarak bilinen hadiselerin de yüzüncü yıl etkinliklerine şahit olacağız. Ermeni diasporası 1915 olaylarını farklı ve tek yanlı aksettirmek, siyasi kampanyaya dönüştürmek için hazırlıklarını yapıyor. Bu kara propagandaya karşı dik duruş sergileyeceğiz." diyerek Ermeni soykırımı iddialarına karşı Türkiye'nin tavrını net olarak ifade etmişti.
Erdoğan geçen yıl da Türkiye Ermenileri Patrik Genel Vekili Sayın Aram Ateşyan'a bir mektup göndererek "Salgın hastalıklar, göçler, devlet otoritesinin zayıflaması sonucu artan çete ve silahlı grupların öncülük ettiği bozgunculuk eylemleri nedeniyle yitirdiğimiz diğer Osmanlı vatandaşlarına da Allah'tan rahmet diliyorum. Ermeni toplumu, gerek Osmanlı İmparatorluğu gerek Cumhuriyetimizin yüzyıla yaklaşan geçmişinde çok kıymetli evlatlar yetiştirerek ülkemize büyük katkılarda bulunmuştur. Dün olduğu gibi bugün de Ermeni vatandaşlarımız, ülkemizin eşit ve hür vatandaşları olarak, sosyal, siyasi ve ticari hayatımızın her alanında önemli roller üstlenmektedir. Tarih boyunca acıda ve sevinçte ortak iki halkın, geçmişin yaralarını sarması ve bağlarını daha da kuvvetlendirmesi hepimizin ortak amacıdır" demiş ve şöyle devam etmişti:
"ERMENİ CEMAATİNİN HUZURU, GÜVENLİĞİ VE MUTLULUĞU BİZİM İÇİN ÇOK ÖZEL BİR ÖNEME SAHİPTİR"
"Bizler acılarınızın hafifletilmesinde ve sorunlarınızın çözümlenmesinde yanınızda olmaya devam edeceğiz. Şu hususun altını özellikle çizmek isterim: Ülkemizdeki Ermeni cemaatinin huzuru, güvenliği ve mutluluğu bizim için çok özel bir öneme sahiptir. Tek bir Ermeni vatandaşımızın dahi ötekileştirilmesine, dışlanmasına, meydan verenler bizi karşılarında bulacaklardır. Bu vesileyle, Ermeni cemaatinin yeni dini liderinin bir an önce seçilmesini temenni ediyor ve sizlere muvaffakiyetler diliyorum. Ortak bir geleceği beraber inşa edebilmenin yolunun bir ve beraber olmaktan geçtiğine inanıyorum. Bu itibarla, ortak geçmişimizi çarpıtarak tarihten kin, nefret ve husumet çıkarmaya tevessül eden çevrelere fırsat vermemenizi diliyorum. Bu düşüncelerle Birinci Dünya Savaşı'nda yitirdiğimiz Osmanlı Ermenilerini bir kez daha saygıyla yad ediyorum."
ERDOĞAN: ERMENİ SOYKIRIMI DİYENLERİN GEÇMİŞİ KANLI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Arşivlerimizin Gelişimi, Vizyonu ve Tarih Araştırmalarına Katkısı Sempozyumu'na katılarak yaptığı konuşmada da bu konuda önemli açıklamalarda bulunmuştu.
“Türkiye’ye insan hakları dersi vermeye çalışanların geçmişi kanlı" diyen Erdoğan, "Sözde Ermeni Soykırımı iddialarıyla ortalığı bulandıranların hakikat diye bir derdi yok. Bugüne kadar bu konuyu kaşıyan hiçbir grup ya da devlet iddiasını arşivleri ile kanıtlayamamıştır.” ifadelerini kullandı. Erdoğan ayrıca, "Tehcir böyle bir dönemde yapılabilecek en makul davranıştır" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Osmanlı arşivindeki 33,5 milyon belge ve 8 milyon defter görüntüsü, Cumhuriyet arşivindeki ise 19 milyon belge ve 2 milyon defter görüntüsü dijitalleştirilmiştir."
"Meclis ve İstihbarat dışındaki tüm kurumların arşivleri artık merkezi olarak yönetiliyor. Bundan sonra devlet belgelerimizi ecdadımızın hassasiyetinde koruyacak ve değerlendireceğiz."
"Osmanlı Türkçesine savaş açanların amacı bugünkü alfabemizi ve Türkçemizi savunmak asla değildir. Bilakis asıl gaye, milletimizin mazisiyle olan bağlarını tümden kesmektir."
"Cumhuriyetimiz kurulduktan sonra, tek parti döneminde milletimizin geçmişiyle bağlarının kopartılmasına yönelik fevkalade yanlış bir politika izlenmiştir. Osmanlı'yı reddeden, Selçuklu'yu görmezden gelen, İslam medeniyetine tümden düşman kesilen, Türk tarihini daracık bir tarihe hapsetmek isteyen kısır bir anlayış türetilmiştir."
"Katliamların, soykırımların, işkencelerin ve insanlık dışı muamelelerin tamamının altını kazıdığınızda, bugün bizim karşımızda 'Soykırım, demokrasi ve özgürlük' diye yaygara koparanları göreceksiniz."
"Bugüne kadar Ermeni meselesini kaşıyan hiçbir grup ve devlet, iddialarını arşiv belgeleri ile ispat edememiştir."
"Ermeni meselesi ve terörle mücadele üzerinden Türkiye'ye insan hakları ve demokrasi dersi vermeye kalkışanların hepsi kanlı bir geçmişe sahip."
"Sözde Ermeni soykırımı iddialarıyla ortalığı bulandıranların hiçbirinin hakikat diye bir derdi olmadığını biliyoruz."
"Bugüne kadar Ermeni meselesini kaşıyan hiçbir grup ve devlet, iddialarını arşiv belgeleri ile ispat edememiştir."
"Doğu Anadolu Bölgemizdeki Müslüman ahaliyi kadın, çocuk, ihtiyar demeden katleden Ermeni çetelerini ve onlara destek verenlerin tehciri böyle bir dönemde yapılabilecek en makul davranıştır. Tehcir başka bir şey katliam başka bir şey kimi aldatıyorsunuz."





