Büyükerşen'in, Osmanlı İmparatorluğu’nun padişahları, şehzadeleri ve Avrupa’da yapmış olduğu seferler hakkındaki açıklamalarına bir tepki de Türk Ocağı'ndan geldi. Ocak Başkanı Prof. Dr. Nedim Ünal, yaptığı yazılı açıklamada, "Ağzı olan konuşuyor, hele hele Büyükerşen mikrofonu ele geçirdi mi hiç susmuyor. Keşke herkes iyi bildiği konuda konuşsa, bilginin makam, unvan ve yaşla gelmediğini bile bilse. Adı geçen kişinin ilk yaptığı iş değil. Daha önceden de mesnetsiz, dayanıksız, bilgisiz, belgesiz birçok konuşmalarına şahit olduk. Adı geçen “Tarihle alay etmiyorum” derken doğru olmayan bilgilerle tam da tarihle alay ediyor bilgileri çarpıtarak, adeta “ırkçı” bir konuşma yapıyor. İnsanların kanlarından, mensubiyetlerinden, gözlerinin renginden, derisinden bahsederek ırkçılık yapıyor. Herkes haddini bilmeli, boş boğazlık etmemeli hele hele bir takım makamlarda oturanlar bu konuda daha da dikkatli olmalı. Vakıa Büyükerşen’in tarihimizle, kültürümüzle alay eden ilk konuşması değil çokça yaptığı konuşmalardan herhangi birisi" dedi.
Şehrin 3 bin 560 sokak ve cadde isimlerinin tamamını top yekûn değiştirdi
Ünal, açıklamasının devamında, "Eskişehirliler hatırlayacaktır. 2000 yılında henüz yeni seçildiğinde ilk icraatı şehrin hafızasını, geçmişini yok etmek oldu. Şehrin adres sistemini çökertti, şehri allak bullak etti. Hatırlanacaktır şehrin 3bin 560 sokak ve cadde isimlerinin tamamını kanunsuz, mesnetsiz Belediye Meclisine danışmadan karar almadan top yekûn değiştirdi. Bütün bizim ikazlarımıza rağmen çoğu ahlaksız ve milli kültürümüze aykırı olan bu rezil isimleri muhafaza etmeye devam etti. Hatta adeta bütün Eskişehirlilerle bütün milletle alay edercesine “Biz yapmadık bilgisayar yapmış” diye saçma sapan açıklamalar yaptı. Şimdi aşağıya yazacağım bu isimleri duyduğunuzda çarpılacaksınız. Şu anda herhangi birisi bırakın belediyenin bütçesinden para ödeyerek bu sokak isimleri yaptırıp, bastırıp sokaklara asmayı, konuşmasını bile yapsa ortalık birbirine girer. Bu başkanın koyduğu isimler; Kemalpaşa sokağı yerine Toprak, Fevzi Çakmak yerine Apolet, Fatih yerine Etol, Turgut Reis yerine Bilmece, Namık Kemal yerine Kuaför, Cumhuriyet yerine Senfoni, İstiklal yerine Güveç, Yunusemre yerine Dinamo ve daha niceleri. Bu isimler 2000 yılının parası ile 12 milyona bastırıldı, ödendi sokaklara astırıldı, ondan sonra da 'Ben yapmadım bilgisayar yaptı' dedi! Adı geçen tam da dediği gibi şerefli tarihimizle, kültürümüzle alay eden ilk sabıkası değil. Ufacık bir arama ile daha çoklarını bulmak mümkün. Keşke insanlar boş boğazlık etmese mikrofonu ele alınca, topluluğu da bulunca “Ben her şeyi bilirim” düşüncesine kapılmasa! Ve tarihimizle, kültürümüzle alay etmenin hiç kimsenin haddi olmadığını anlayabilse" diye belirtti.