“İran nükleer silaha sahip olamaz” vurgusunu yineleyen Trump, askeri operasyon ihtimaline ilişkin soruya net konuştu: “Eğer gerekirse, kesinlikle. Eğer durum askeri müdahaleyi gerektirirse bunu yapacağız. Tabii, İsrail de çok aktif bir şekilde bu işin içinde olur ve liderliğini üstlenir. Ama kimse bize liderlik etmez. Biz ne yapmak istiyorsak onu yaparız.”
Avrupa ve Güney Kore’ye Yüklenme: “Harcamaların Karşılığını Alamıyoruz”
Trump, Avrupa’daki Amerikan askerlerinin sayısının azaltılabileceğini de gündeme getirdi. “Avrupa’daki askeri harcamaları biz karşılıyoruz, ama geri dönüşü yok denecek kadar az” diyerek bu konuyu masaya yatıracaklarını söyledi. Güney Kore’nin de benzer şekilde değerlendirme altında olduğunu belirten Trump, tüm bu konuların tek bir ticaret paketi içinde ele alınmasının mantıklı olacağını ifade etti.
Çin ile Ticaret Gerilimi: “Birinin Buna Son Vermesi Gerekiyordu”
Çin ile süregelen ticaret savaşına dair gelen sorulara Trump, endişeli olmadığını belirterek cevap verdi. “Çin, tarihin en büyük ticaret suistimalcisi oldu” diyen Trump, ABD’nin geçmişte bu konuda zayıf kaldığını öne sürdü.
“Geçen yıl Çin, ABD ile yaptığı ticaretten bir trilyon dolar kazandı. Bu sürdürülebilir değildi. Şimdi bu durumu tersine çevirdik ve günde iki milyar dolar kazanmaya başladık. Birinin bunu yapması gerekiyordu ve ben yaptım” ifadelerini kullandı. Çin’in ABD ile anlaşma yapmak istediğini ancak nasıl yapacaklarını bilmediklerini de ekledi.
Ticaret Anlaşmaları Kapıda: “Herkes Anlaşma Yapmak İstiyor”
Trump, sadece Çin değil, birçok ülkenin ABD ile ticaret anlaşması yapmak için girişimlerde bulunduğunu belirtti. “Herkes arıyor, ‘Bunu nasıl yaparız?’ diye soruyor. Henüz hiçbir şey bitmiş değil ama büyük bir arzu var” dedi.
Avrupa Birliği ile de adil ve karşılıklı kazanca dayalı bir ticaret anlaşmasının mümkün olduğunu vurgulayan Trump, “Eskiden ABD’ye adil davranılmıyordu. Bizi yıllarca sömürdüler. Bu yüzden şimdi sadece adil olanı istiyoruz” diye konuştu.
Dev Yatırımların Arkasında Tarifeler Var
Trump, uyguladıkları tarife politikalarının ülkeye büyük yatırımlar çektiğini söyledi. Otomotiv üreticilerinin Çin, Meksika ve Kanada yerine ABD’yi tercih etmeye başladığını belirten Trump, Tayvanlı bir çip üreticisinin 300 milyar dolarlık ve Apple’ın 500 milyar dolarlık ABD yatırımlarını örnek gösterdi.
“Eğer bunu yapmasaydım, üretim Çin’de kalmaya devam edecekti. Bu ise sürdürülebilir değil” dedi.
