Borçlar Sessizce Ödendi
Mahalle esnafının tuttuğu veresiye defterleri tek tek incelenerek, ihtiyaç sahiplerine ait borçlar tespit edildi. Ardından hayırseverler, kimliklerini gizli tutarak borçları ödedi. Osmanlı döneminde “veren elin alan eli görmemesi” anlayışıyla uygulanan bu gelenek, günümüzde de aynı hassasiyetle sürdürüldü. Borçlarını kapatan vatandaşlar büyük bir rahatlama yaşarken, yerel esnaf da ekonomik olarak nefes aldı.
"15 Kişinin Borcu Kapatıldı"
Borçların kapatıldığı marketlerden biri olan Erol Çoban, yaşanan dayanışmanın hem esnafa hem de borçlu vatandaşlara moral kaynağı olduğunu belirtti. Çoban, “20 bin TL’yi aşan bir borç birikmişti. Kimi uzun zamandır ödeyemiyordu, kimi belki de unutmuştu. Hayırseverler gelip toplam 15 kişinin borcunu kapattı. Allah kabul etsin. Umarım bu, başka hayırseverlere de örnek olur” dedi.
"100 Bin TL Borç Kapatıldı"
Bir başka market çalışanı Vedat Çelik ise geçen yıl da benzer bir destekle karşılaştıklarını belirterek, bu yıl Ramazan öncesinde yine büyük bir yardım yapıldığını aktardı. Çelik, “Bu mahallede ihtiyaç sahibi insanlar var. Birçoğu, borçlarını parça parça ödemeye çalışıyordu ama birikmişti. Hayırseverler geldi ve 9 kişinin toplam 100 bin TL borcunu ödedi. Biz de elimizden geldiğince destek olmaya çalışıyoruz. İnsanlar ekmek ve yumurta gibi temel ihtiyaçlarını almak istediklerinde dayanamıyoruz, veriyoruz. Ama bizim de dayanma gücümüz sınırlı. Bu destek, küçük bir market için çok büyük bir rahatlama sağladı” diye konuştu.
Toplumsal Dayanışmaya Katkı
Hayırsever iş insanları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Ramazan ayının paylaşma ve yardımlaşma ruhuna vurgu yaparak, bu tür sosyal sorumluluk projelerinin yaygınlaşmasının önemine dikkat çekti. Antalya’daki bu örnek dayanışma, Zimem Defteri geleneğinin günümüzde de toplumsal birlik ve beraberliğe katkı sunduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
