Etkinliğin ana gündem maddeleri, Bakü’de gerçekleştirilen COP29 toplantılarında tartışılan iklim politikalarına paralel Türkiye’de önümüzdeki günlerde gündeme gelecek olan karbon emisyon ticaret sistemi ve iklim kanunu ile Avrupa Birliği tarafından yeşil mutabakat kapsamında Türk ihracatçılarından istenecek uygulamalar oldu. Tüm katılımcılar, bu değişimlerin tüketicilere, sektörlere ve şirketlere etkilerini detaylı bir şekilde tartıştı. Küresel ısınmanın etkilerini azaltmak ve yeni iş stratejileri geliştirmek, toplantının odak noktalarından biri olarak öne çıktı.
Emisyon dengelerken yatırıma getiri mümkun mü?
COP29’da bulunan iklim stratejistleri, global iklim finansmanına dair son gelişmeleri tartışırken etkinlikte yer alan Neo Portföy Yönetim Kurulu Üyesi Emre Göltepe, “Neo Portföy olarak, sürdürülebilir bir gelecek için yalnızca farkındalık oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda somut adımlar atıyoruz. Özellikle yenilenebilir enerji yatırımları konusunda, kurmuş olduğumuz üç Girişim Sermayesi Yatırım Fonumuz ve yakın gelecekte kurmayı planladığımız yeni fonlarımız aracılığıyla bu alandaki yatırımlarımızı artırmayı hedefliyoruz. Çevre dostu enerji çözümlerine yaptığımız bu katkı, karbon ayak izimizi azaltma ve daha temiz bir dünya için öncülük etme misyonumuzun bir parçasıdır” diye konuştu. Göltepe, Neo Portföy olarak Future Of Green Business etkinliğine sponsor olarak, geleceğin sürdürülebilir enerji çözümlerine ışık tutmayı amaçladıklarını söyledi.
Göltepe ardından konuşan Solenvest CEO’su Yusuf Osun ise, “Türkiye, Romanya ve İtalya’da faaliyetlerini yürüten Solenvest, İtalya’daki yeni bir kanun kapsamında yenilikçi bir iş modeli geliştirerek, proje geliştirme, proje finansmanı ve kurulum çözümlerini bir araya getiriyor. Şirket, İtalya’daki güneş enerjisi santrali yatırımlarıyla ihracatçı firmalara emisyon dengeleme fırsatı sunarken, yıllık %14 oranında Euro bazında getiri sağlama imkanı tanıyor.” dedi. Osun, yatırımcılarına ayrıca bu projelere katılım yoluyla Avrupa geneli serbest dolaşım hakkı elde etmelerine de yardımcı olduklarının altını çizdi.
*Regülasyon Tsunamisine Uyum Sağlamak*
Future of Green Business “Karbon’un Kadar Konuş” ikinci yarısında gerçekleştirilen “Sürdürebilirlik Paneli” katımcılar tarafından yoğun ilgiyle karşılandı.
Panelde, karton ambalaj sektöründe sürdürülebilirlik uygulamaları açısından yeşil dönüşümün önemi vurgulayan KASAD Başkanı Alican Duran, GQ Yazı İşleri Müdürü Aslı Şeref Bosut’un sorularını yanıtladı. Duran, KASAD Ormanı projesi ile 14.000 ağaç ile 11 hektarlık bir alanın ağaçlandırılmış olacağı hakkında bilgi verdi. Ayrıca, karton ambalaj sektörlerindeki yeşil dönüşümün altını nasıl doldurduklarını anlatan Duran, “Regülasyon tsunamisine uyum sağlamak önemli bir gündem maddemiz. Son yıllarda yaşanan çevresel dönüşümler, sadece şirketlerimizi değil, tüm dünyayı etkilemektedir. Türk iş insanları olarak, bu dönüşümlerin nereye gideceğini ve nasıl bir geleceğin bizimle biçimleneceğini şekillendirecek olan bireyleriz.” dedi.
Dijital Ürün Pasaportu Ne Zaman Yürürlüğe Giriyor?
Etkinlik boyunca, iklim değişikliğiyle mücadele amacıyla dünya genelinde yürürlüğe giren yeni düzenlemelerin şirketler üzerindeki etkileri derinlemesine değerlendirildi.
Europedpp Dijital Ürün Pasaportu Yazılım ve Danışmanlık Kurucusu Doç. Dr. Yavuz Gökalp Yıldız, Avrupa Birliğine ticarette yönetmeliklere uymayan firmalar için çeşitli
yaptırımlar ve cezalar öngörülmektedir. Yaptırımlar arasında para cezaları, ürün geri
çağırmaları ve satış yasakları bulunmaktadır. Uyum süreçlerini takip etmeyen firmalar, ekonomik zararlarla karşı karşıya kalabilirler”dedi. Yıldız , AB’ye ihracatta dijital ürün pasaportunun 2030’a kadar tekstil, bataryalar, elektronik ürünlerde yürürlüğe gireceğini genel uygulama takvimini paylaştı. Karbon Emisyonu Düşürme Derneği Başkanı Ali Özcem Kılıç ise iş dünyasında yaşanan yeşil dönüşümlere ilişkin değerli görüşlerini katılımcılarla paylaştı. Kılıç, Karbon emisyon ticaretinin Türk İhracatçıları için yaklaşan krizi fırsatta çevirmeleri için fırsat olduğunu söyledi. Kılıç, karbon emisyonlarını azaltma stratejileri, yeşil enerji uygulamaları ve sürdürülebilirlik inovasyonları gibi konularda ise Türkiye’deki Sivil Toplum kuruluşlarını COP toplantılarına giderek daha proaktif olmaya çağırdı.
Katılımcılar, sürdürülebilirlik taleplerinin artışı ve karbon emisyonlarını azaltma gerekliliği karşısında şirketlerin nasıl bir yere gelmesi gerektiği konularında ilgilerini belirtti. İşletmelerin yeni iklim stratejilerini benimsemeleri, gelecekte rekabet avantajı sağlamaları açısından kritik bir öneme sahip olduğu vurgulandı. Etkinlik, birçok sektörden profesyonelin bir araya geldiği önemli bir network fırsatı sağladı.
