İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'daki Kral Abdülaziz Uluslararası Konferans Merkezi'nde İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği tarafından ortaklaşa düzenlenen Olağanüstü İslam Zirvesi'nde konuştu. İsrail’in Gazze’de ABD desteği ile savaş suçu işlemeye devam ettiğini belirten Reisi, ABD’nin Gazze savaşına doğrudan müdahil olduğunu söyledi. Reisi, “ABD, Siyonist varlığın arkasında duruyor ve onu meşru müdafaa bahanesi altında Filistinlilere karşı suç işlemeye teşvik ediyor” dedi. Reisi, “Bugün Mescid-i Aksa'nın savunulması için tarihi bir gün. Gazze savaşı hak ve batılın savaşıdır. Bugün herkes nerede durduğunu açıklığa kavuşturmalı. Gazze, maruz kaldığı kuşatma nedeniyle dünyanın en büyük hapishanesi haline geldi. Sivilleri öldürmek ve hastaneleri bombalamak İsrail'in Gazze'deki suçlarının tezahürüdür. Müslümanlar olarak Gazze'de olup bitenlerle ilgili olarak Allah'ın önünde sorumluluğumuz var” ifadelerini kullandı. Uluslararası toplumun Gazze’de yaşananlar karşısında etkisiz kaldığını kaydeden Reisi, “ABD etkisi altında karar alamayan ve kendisini kaybeden uluslararası topluma karşı bizler sorumluluk almalıyız. İsrail'in saldırılarının başladığı ilk gün İslam ülkeleri liderleri ile yaptığım görüşmelerde bu olağanüstü zirvenin acilen gerçekleşmesi gerektiğini söylemiştim. Keşke özünde Filistin’i savunmak için kurulan İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesini bir ay önce düzenleseydik. Geç bir araya geldiğimiz için ise Filistinliler çıkarına olacak şekilde net ve kesin kararlar almalıyız” şeklinde konuştu.
"Filistin halkı silahlandırılmalı"
Kurulacak bir Filistin devletini desteklediklerini vurgulayan Reisi, İsrail’in Filistin topraklarından çıkartılması ve devam eden saldırılarına karşı mücadele edebilmesi için Filistin halkının silahlandırılması gerektiğini ifade etti. Gazze’ye yönelik kuşatmanın kaldırılarak bölgeye insani yardımların ulaştırılması çağrısında bulunan Reisi, yardımların ulaştırılmasını denetleyecek bir yürütme komitesinin kurulması gerektiğini vurguladı. Reisi, “İslam ülkelerinin liderleri Gazze’ye insani yardımların ulaştırılmasına odaklanmalı. Gazze’ye küçük çaplı yardımların girmesi kabul edilemez, sınır kapısının açılması gerekiyor. Bu yardımların gerçekleşmesi için bir yürütme komitesi oluşturmalıyız. Acil olarak almamız gereken ilk karar, Gazze halkının öldürülmesini durdurarak Gazze’de hastaneler, okullar ve mülteci kampları gibi sivil alanların hedef alınmasını engellemektir. Siyonist rejim ve destekçilerinin kamuoyunu insan hakları söylemleri ile yanıltmalarına ve zaman kazanmak adına taktikler geliştirmelerine izin vermemeliyiz. ABD ve Siyonist İsrail rejimi üzerinde bu savaş makinesinin durdurulması için tüm araçlar kullanılarak baskı yapılmalı” ifadelerini kullandı.
"İslam ülkeleri, İsrail mallarına uygulanan boykotu desteklemelidir"
İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesinde Filistin halkı adına somut kararlar alınması gerektiğini kaydeden Reisi, Gazze’ye yönelik kuşatmanın kaldırılması ve Refah Sınır Kapısı'nın açılarak insani yardımların ulaştırılmasının öncelikleri arasında olduğunu söyledi. Reisi, “Atılacak ilk adım Gazze’ye yönelik katliam ve saldırıların durdurulmasıdır. Tüm İslam ve Arap ülkeleri, Mısır iş birliği ile Refah Sınır Kapısı'nın yeniden açılamasını sağlamalıdır. Öte yandan, Gazze’de bulunan tüm Siyonist İsrail askerleri Gazze’den derhal çekilmelidir. İslam ülkeleri ise İsrail rejimi ile tüm ilişkilerini keserek İsrail mallarına uygulanan boykotu desteklemelidir” şeklinde konuştu.
"İsrail, Filistinleri atom bombası kullanmakla tehdit ediyor"
İsrail’in Gazze’ye karşı nükleer silah kullanma tehdidine değinen Reisi, nükleer silaha sahip İsrail’in uluslararası barışa tehdit oluşturacağı uyarısında bulundu. Reisi, “Bugün uluslararası toplumun üzerine odaklanması gereken bir diğer konu nükleer silaha sahip bir İsrail’dir. Dünyada masum çocukları öldürmeyi meşru gören ve insan oğlunu hayvan olarak tanımlayan bir rejim uluslararası kurumların nezareti olmadan nükleer faaliyetlerine devam etmektedir. Siyonist rejim tüm dünyanın gözü önünde işgal altında yaşayan Filistinleri atom bombası kullanmakla tehdit ediyor. Bu tehdit karşısında devletlerin bilinçlenmesi için nasıl bir bedel ödenmesi gerekiyor?” şeklinde konuştu.
"İşgal karşısında tek etkili çözüm yolu direniştir"
Reisi, “70 yıldır barış için birçok reçeteler sunuldu, ancak bunların hepsi birer kandırmacaydı. Bu süre içerisinde İsrail rejimi Filistin halkının topraklarını ve evlerini işgal etmeye devam etti. Yerleşimcileri kullanarak Filistin halkının evlerine silahlı güçlerini yerleştirdi. Biz İran olarak İsrail rejimini ilk günden itibaren işgalci ve sahte bir rejim olarak adlandırıyoruz. Bu işgalci rejim cezalandırılmalı, kovulmalı ve tazminat ödemelidir. İşgal karşısında tek etkili çözüm yolu direniştir. Filistin direnişi 35 gündür İsrail rejimi karşısında büyük bir direniş sergilemekte” ifadelerini kullandı. Reisi, İslam ülkelerinin İsrail ordusunu terör örgütü olarak ilan etmesi gerektiğini belirterek kurulacak uluslararası adil bir mahkemede İsrail eylemlerinin soruşturulması ve İsrail ile ABD'li yetkililerin yargılanmasını talep etti.
Cumhurbaşkanlı düzeyinde 11 yıl sonra ilk ziyaret
Reisi'nin Riyad ziyareti, İran'dan Suudi Arabistan'a 11 yıl sonra cumhurbaşkanı düzeyinde gerçekleştirilen ilk ziyaret oldu. En son 2012'de dönemin İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Suudi Arabistan'ı ziyaret etmişti.