Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2018 yılı 25-27 Temmuz tarihinde Güney Afrika’nın başkenti Johannesburg’da düzenlenen 10. BRICS toplantısına misafir lider olarak katılmıştı
Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika Devlet Başkanlarıyla bir araya gelen Erdoğan, o toplantıda liderlere “Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’nın üyesi olduğu iş birliğine Türkiye’yi de dahil edelim ve birliğin adı BRICST olsun” teklifinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Türkiye’nin BRICS’e alınması yönünde yaptığı çağrı üye ülkelerin liderleri tarafından olumlu karşılandı. Türkiye’nin yanı sıra Endonezya’nın da birliğe alınmasına sıcak bakılıyor.
ÇİN DEVLET BAŞKANI BRICS’İN GENİŞLEMESİNİ İSTEDİ
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Güney Afrika’nın Johannesburg kentinde geçtiğimiz ay düzenlenen 15. BRICS Zirvesi liderler toplantısında yaptığı konuşmada grubun genişlemesine desteğini ifade ederek BRICS işbirliğinin dünyayı daha adil ve eşitlikçi hale getirecek gücün ve bilgi birikiminin oluşumuna katkı sağlayacağına inandığını söyledi. BRICS üyesi Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika ülkelerinin liderleri BRICS’in genişlemesi konusunda ortak mutabakata vardı. BRICS, yeni ülkelere kapılarını açıyor. BRICS üyesi ülke liderlerinin genişlemeyi istemeleri, Türkiye’nin bu küresel birliğe üye olmasını kolaylaştırabilir. ERDOĞAN YAKINDAN TAKİP EDİYOR Cumhurbaşkanı Erdoğan, BRICS ile ilgili gelişmeleri yakından takip ediyor.
Erdoğan’ın vizyonu; Türkiye’yi bölgesel bir aktör değil, küresel aktör yapmak. Erdoğan’ın, Avrupa Birliği ve ABD’ye güvenmediğini ve onlarla işbirliğine eskisi gibi sıcak bakmadığını düşünüyorum. Erdoğan, Türkiye’nin yönünü Batı’ya, Avrupa Birliği’ne değil, BRICS’in hakim olduğu global pazara çevirmekte kararlı. Başkan Erdoğan’ın, 2018 yılında Johannesburg’da BRICS ülkelerinin liderlerine yaptığı “Türkiye ile birlikte BRICST olalım” teklifi bu vizyonun önemli bir adımını oluşturuyor. Türkiye’nin katılımıyla BRICST gerçekleştiğinde, Türkiye dünyanın en güçlü 10 ekonomisi hedefine daha çabuk ulaşacak.
BRICS NASIL KURULDU?
İlk kez 2001 yılında Goldman Sacsh uzmanları tarafından BRIC tanımlaması ortaya atıldı. Küresel gelirden aldıkları pay ve büyüme hızları ile dikkat çeken (B) Brezilya, (R) Rusya, I (Hindistan) ve (C) Çin için söylenen bu tanımlama zamanla bu ülkelerin bir araya gelmesiyle BRIC doğdu. Sadece ekonomik güç olarak değil, politik güç olarak da BRIC ülkeleri öne çıkmaya başladı. 2006 yılında ilk maliye bakanları toplantısını gerçekleştiren BRIC, 2009 yılında Rusya’da liderler düzeyinde ilk toplantısını gerçekleştirdi. BRIC ülkeleri Latin Amerika, Avrupa ve Asya’yı kapsıyor ama Afrika bunun dışında kalıyordu. 2010 yılında Afrika Kıtası’nın en büyük ekonomisi Güney Afrika, birliğe üye oldu ve BRIC, BRICS diye anılmaya başladı.
BRICS üyesi ülkeler bugün dünya nüfusunun yüzde 40’ını oluşturan 3 milyar insan gücüne sahip. Bu uluslararası grubun üye devletleri dünyadaki maden rezervlerinin de yüzde 60’ını elinde bulunduruyor. Tahıl ürünlerinin yüzde 40’ını da bu ülkeler üretiyor ve dünyanın erzak deposu konumundalar. Kuruluşundan 6 yıl sonra ortak bir banka kurma gücüne kavuşan BRICS ülkeleri toplam sermayesi 100 milyar dolar olan bir ortak havuz oluşturdu. Bu ortak havuzdaki rezervler, üye ülkelerin nakit dolar sıkıntısının oluşması durumunda mali istikrarı sağlamak için kullanılacak.
BRICS, G7’nin en güçlü rakibi olarak değerlendiriliyor. Şimdilik BRICS’in, Avrupa Birliği gibi tek bir para biriminin uygulanacağı bir pazar oluşturma niyeti yok. Daha global bir vizyona sahip olan BRICS, IMF, Dünya Bankası ve BM gibi yapılar hakkında farklı düşünceler içinde. BRICS, BM Güvenlik Konseyi’ndeki 5 üyenin arasına Hindistan ve Brezilya’nın da girmesi için çalışmalar yürütüyor. Başkan Erdoğan’ın dediği gibi dünyanın 5’ten büyük olduğunu düşünüyorlar.