Huzur içinde, demokratik olgunlukla ve yüksek oranda bir katılımla gerçekleştirilen 1 Kasım genel seçimlerini geride bıraktık. Milletimizin sandığa yansıyan iradesiyle tek başına bir iktidarın ve güçlü bir yönetimin iş başına gelmesi Türkiye’nin hayrına oldu. Pusuda bekleyenlerin tuzakları sandıkta bozuldu. Eğer 7 Haziran seçimlerinde çıkan tablo, 1 Kasım seçimlerinde de devam etseydi, devletin gücü de, milletin umudu da yok olup gidecekti.
Düşünün!...
Tek başına güçlü bir iktidar değil de, koalisyonlara mahkum olan güçsüz bir siyasi irade Türkiye’yi yönetmeye kalksaydı ne olurdu?
Sınırımızda yangın yerine dönmüş bir Suriye, parçalanmış bir Irak... Zalim bir İsrail yönetimi ve zulme uğrayan Filistin halkı... Bölgedeki nüfus gücünü korumak için Suriye’ye müdahale eden ve pençelerini çıkarmış pusuda bekleyen bir Putin Rusya’sı ve bu ülkeyle yaşadığımız kriz...
Demokrasi getireceğim diye Irak’a ve Suriye’ye müdahale eden, ancak kendi halkına demokrat, İslam coğrafyasına ise diktatör kesilen bir Avrupa ve ABD yönetimi...
Türkiye’yi asla AB içinde görmek istemeyen bir Merkel Almanya’sı... İslam’la hiç alakası olmayan cani ve zalim bir terör örgütü olan IŞİD’i bahane ederek Müslümanlara diş bileyen Hollande’ın Fransa’sı... Her taşın altından çıkan bir İngiltere.
“Müslümanları fişleyelim” diyen emlak kralı Donald Trump’ın başkan seçildiğinde yöneteceği bir ABD... Müslüman ve komşumuz ama, her daim fırsat kollayan bir İran... Ve dahi paramparça olmuş bir İslam dünyası...
Türkiye’nin ekmeğini yiyen ama, ülkemizin başına bela olan bölücü terör örgütü ve onların payandası olan siyasiler, kardeşi kardeşe düşürerek bu vatana tuzak kuranların sinsi emelleri...
Düşünün!.. Nasıl mücadele edecekti bir koalisyon hükümeti bunlarla?
Türkiye’nin 2023 vizyonu, dünyanın en güçlü 10 ekonomisinden biri olmak, bunun için tamamlanması gereken dev yatırımlar, büyüyen Türkiye, büyük hayallerimiz, umutlarımız...
Düşünün!.. Koalisyonla yönetilen bir Türkiye, kavga eden liderler, gücünü kaybeden bir devlet, umudunu yitiren bir millet, bu sorunlarla nasıl mücadele edecekti?
Türkiye 1 Kasım sonrasında derin bir nefes aldı. Allah bu milleti seviyor...
Tek başına iktidara gelerek başarısını tescilleyen Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu ise zorlu bir süreç bekliyor. Milletin kendisine verdiği 4 yıllık iktidar sürecinde Davutoğlu’nun performansını hep birlikte göreceğiz.

İŞ DÜNYASI YENİ HÜKÜMETTEN NELER BEKLİYOR?
İş dünyasının temsilcileri Başbakan Ahmet Davutoğlu kabinesine güvenoyu verdi. Patronlar, 13 yıllık tecrübesini sürdürecek olan Binali Yıldırım gibi bakanlar ile yeni bir enerjiyle çalışacak isimlerin 64. Hükümet’te yer almasından memnun. İş dünyasının yeni hükümetten beklentileri ise “Ekonomide yeniden bir sıçrama yapılması” yönünde. İş dünyası temsilcilerinin beklentileri Aralık sayımızda geniş bir şekilde yer alıyor.

ÜNİVERSİTE - SANAYİ İŞBİRLİĞİ
Sanayimizin gelişiminde şüphesiz üniversitelerimizin önemli bir payı bulunuyor. Gaziantep’teki Hasan Kalyoncu Üniversitesi buna bir örnek. Rektör Prof. Dr. Tamer Yılmaz, Gaziantep’in sanayide rekabetçi bir kent olduğunu belirtiyor ve üniversite-sanayi işbirliğiyle Gaziantep’i sanayide daha avantajlı hale getirecek projeler geliştirdiklerini söylüyor. Ekovitrin Medya Grubu Başkan Yardımcısı Şeref Özata, Gaziantep’e giderek Prof. Dr. Tamer Yılmaz ile görüştü ve özel bir röportaj gerçekleştirdi.

Yeni yılda, 2016 Ocak sayımızda yine dopdolu bir Ekovitrin’de buluşmak üzere...
Saygılarımla.